Türkiye genelinde 4 milyona yakın kamu emekçisi ve 2,5 milyona yakın memur emeklisi, 8. Dönem Toplu Sözleşme sürecinde hükümetin ikinci teklifinin çalışan taleplerinin çok altında kalması nedeniyle iş bırakma kararı aldı. KESK, Birleşik Kamu-İş, BASK, DMK, HAK-SEN, YURT-SEN, Hekim Birliği ve ASİM-SEN’in öncülüğünde başlayan eyleme Memur-Sen ve Kamu-Sen de destek verdi. İstanbul ve İzmir başta olmak üzere birçok şehirde kitlesel yürüyüşler düzenlendi.
‘SOKAKLARDA, ALANLARDAYIZ’
İstanbul Kadıköy’de düzenlenen eylemde, katılımcılar “Biz ASİM-SEN, BASK, ÇALIŞAN SEN, DMK, HAK SEN, KESK, YURT SEN olarak bugün Türkiye’nin dört bir yanında üretimden gelen gücümüzü kullanıyoruz, bugün hizmet üretmiyoruz. Sokaklarda, alanlardayız” ifadeleriyle tepkilerini dile getirdi.
Kamu emekçileri, sadece kendi hakları için değil, tüm yurttaşların nitelikli, ücretsiz ve ulaşılabilir kamu hizmeti alma hakkının yıllardır yok sayıldığına dikkat çekti. Yıllardır sürdürülen borçlanma ve betonlaşmaya dayalı ekonomik modelin kamu hizmetlerine ayrılan kaynakları kısıtladığını, sosyal devlet anlayışında büyük gedikler açıldığını belirttiler.
Düşük maaş, güvencesiz çalışma, angarya ve emeklilikte sefaletin kamu emekçilerinin kaderi olduğunu ifade eden eylemciler, taleplerinin sadece kendilerine değil, dar gelirli ve emekli kesimlere yönelik daha adil bir yaşam koşulu sağlamak olduğunu vurguladı.
Hükümetin sunduğu toplu sözleşme teklifinin yetersizliğine de tepki gösterildi. Ücret artışının insanca yaşamaya yetmediği, sosyal haklarda iyileştirmelerin yapılmadığı, güvencesiz istihdamın sürdüğü ve kadın çalışanlara yönelik ayrımcılık ile mobbingin sona erdirilmediği belirtildi.
Sendikalar, ekonomik sıkıntılar ve sosyal hakların yok sayılması karşısında ortak mücadele çağrısı yaptı, “Hak verilmez, mücadele ile alınır” diyerek dayanışma ve kararlılık mesajı verdi.